GILGAMES DESTANI'NIN BULUNUSU

9 Şubat 2014 Pazar

Yil 1872. Londra Kraliyet Akademisi'nde, Messer Shmit adinda bir Ingiliz, verdigi konferansta, Mezopotamya'dan gelen çivi-yazili tabletler arasinda, Tufan hikâyesinin yazili oldugu bir tabletin bulundugunu söylüyordu. Bu haber, dinleyicileri büyük bir heyecana düsürdü. Çünkü ancak Tevrat'ta Tanri tarafindan yazdi- rilmis olduguna inanilan bu olay, nasil olur da bir tablette bulunabilirdi? Konusmaci, tablette Tufanla ilgili okunabilen kisimlari anlattiktan sonra, bu Tufan hikâyesinin Gilgames adindaki bir kahramana ait olan destanin son bölümü oldugunu açikladi. Destan 11 tablet üzerine yazilmisti. Bir de 12. tablet vardi. O da Gil-games'e ait, fakat iki dilde yazilmis baska bir öyküyü kapsiyordu. Bu tabletler, Mezopotamya'nin kuzeyinde, eski adi Ninive, yeni adi Koyuncuk olan yerdeki kazidan çikarilmis Asurbani-pal'in kitapligi arasinda bulunmustu. MÖ 700 yillarinda yasamis olan Asur Krali Asurbanipal'in kitapligina ait tabletler dogrudan Londra'ya getirilmis, uzun çalismalardan sonra yazilar ve diller çözülmüstü. Destanda iki problem vardi. Bunlardan biri, bulunan tabletler binlerce yil toprak altinda kaldiklarindan kirilmis, bazi kisimlari yok olmus, bazi yerleri de okunamaz hale gelmisti. Bunlari tamamlayabilmek için yeni kazilar gerekti. Diger problem de, destanin Akadca yazilmis olmasiydi. Fakat destanda geçen sahis ve Tanri adlari Akad diline ait degildi. Buna göre destan baska bir dilden alinmis veya uyarlanmisti. Tufan efsanesinin verdigi heyecanla yeni kazilarin yapilmasi saglandi. Mezopotamya'nin çesitli yerlerinde yapilan bu kazilarda destana ait birçok parça bulundu. Bunlara göre destan l 000 yil boyunca en az üç ayri sekilde yazilmisti. Asurbanipal kitapligi arasinda bulunan tabletlerdeki destan son olarak MÖ 1250 yillarinda Sin-lekke-unninni adinda Uruk sehrinden bir bilge rahip tarafindan yazilmis ve standart hale getirilmisti. Bunun 8-12 kopyasi yapilarak çesitli sehirlerin kitapliklarina gönderilmis. Asurbanipal kitapligina ait olanlarin basinda "Her seyi bilenin tableti, Gilgames Serisi, Dünya Krali Asurbanipal'in kitapligi" seklinde yazilmaktadir. Kazilarda bulunan tabletlere göre Akadca olarak yazilan ilk destan Eski Babil çagi denilen MÖ 1800'lerde, ikinci olarak 1600'lerde yazilmis. Bu son yazilanin, Bogazköy'deki Hitit arsivinde Hititçe ve Hurriceye çevrilmis parçalan ile Suriye'de Uga-rit'te, Filistin'de Megiddu'da bulunan tabletler, destanin Mezopotamya disina kadar yayildigini gösteriyor. Bütün bu bulunan tablet parçalarindan destan tamamlanmaya çalisildi ve hâlâ çalisil-
makta. Bütün bu çalismalara karsin 2 900 satir oldugu tahmin edilen destanin ancak yüzde 60'i tamamlanabilmistir. Tamamlanamayan kisimlarina ragmen destan hakkinda genel bir fikir edi-nilebiliyor. Gilgames destaninin baska bir dilden gelmis olabilecegi problemi de, 1889-1890 yillarinda Güney Mezopotamya'da, eski adi Nippur, yeni adi Niffer olan yerdeki kazilarda çözüldü. Burada Gilgames'e ait bulunan tabletler, Akadcadan tamamiyla ayri bir dil olan Sümerce olarak yazilmisti. Fakat bunlar ayri ayri öyküleri kapsiyordu. Daha sonra gelen Babilliler bu öyküleri birlestirerek bir bütün destan haline getirmislerdir.
GILGAMES KIMDI?
Destana göre Uruk sehrinin krali olan Gilgames, son derece akilli, bilgili, gezmis tozmus, görmüs geçirmis, san seref düskünü, acimasiz biri. Babasi kendinden önce kral olan, sonra Tanri-lastirilan Lugalbanda, annesi Tanriça Ninsun'dur. Bu yüzden onun üçte biri insan, üçte ikisi Tanriymis. Gilgames zamaninda yazilmis bir belge bulunmadigi için yasayip yasamadigi hakkinda kuskular var. Fakat Tufan'dan önce baslayarak, Tufan'dan sonra MÖ 1800 yillarina kadar saltanat süren krallarin yari tarihsel sayilan listesine göre Gilgames, Güney Mezopotamya'da bulunan Uruk sehir beyliginin krali. Bu sehir Tufan'dan sonra yeniden var olan bes sehirden biri. Buraya Tanrilar ilk olarak Günes Tanrisi'nin oglu sayilan birini kral yapiyor. Bu kral ile bir kral sülalesi basliyor. Gilgames bu sülalenin besinci krali olarak gösteriliyor listede. Daha geç zamanda yazilan belgelerde, onun Kuzey Mezopotamya'da bulunan KIS sehrinin krali Agga (kral listesine göre Gilgames'in çagdasi) ile güç yarisi yaptigi ve Nippur'daki Tanriça Ninlil Tapinagi'ndaki Tummal'i yapan ve onaran krallar arasinda adinin geçtigi görülüyor. Ayrica tuglalar ve vazolarda da adi yazilmis. Bunlara göre o bir hayal ürünü kimse olmamali. Onun en geç MÖ 2700 yillarinda yasadigi tahmin ediliyor. O, kral listesine göre 126 yil yasamis. Bu kral listesinde Tufan'dan önce yasayan sekiz kralin ömürleri binlerce yil gösteriliyor. Bunu Tevrat'la da aynen görüyoruz. Tufan'dan sonra kral olanlarin yasam süresi yavas yavas kisalmaya baslamis. Gilgames'ten sonra gelen oglu Urlugal'in ömrü 30 yilmis. Gilgames destani kendinden sonra gelen Yunan, Hint ve Kuzey Avrupa destanlarina örnek olmus. Destan serüvenlerle dolu. Fakat bu serüvenlerde Gilgames yalniz degil. Ona, bir yaban adamiyken bir tapinak fahisesi tarafindan uygarlastiran Enkidu daima arkadaslik ediyor. Öyle bir arkadaslik ki, birbirleri için canlarini verebilecekler. Ayrica destanda korkunç yaratiklar, Tanrilar, insanlar iç içe; fakat yine de asil konu insan. Bunda, san ve serefe düskünlük, yalnizlik, arkadaslik, sevgi, nefret, intikam, üzüntü, aci çekme ve ölüm korkusu gibi insanligin bütün duygulari yansitilmis. Bu yüzden binlerce yil Mezopotamya'da ve komsu ülkelerde sevilen bir destan olarak varligini korumus, her çagdaki insan onda kendini bulmustur. Gilgames öldükten sonra yeralti dünyasinda Tanri Anunakiler ve Günes Tanrisi adina yargiçlik yaptigina inanilmis. Ona dualar edilmis, sihir ve tütsülerle ondan isteklerde bulunulmustur (ünlü bir ölüden yardim isteme inanci, zamanimizdaki evliyalara kadar gelmistir). Gilgames hakkinda çesitli hikâyeler de uydurulmustur. Bunlardan biri onun dogumu hakkinda olandir. Ikincisi de bir krala yazmis oldugu mektup. Bu mektup Güneydogu Anadolu'da Sul-tantepe'deki kazida çikan bir rahibin evinin kütüphanesinde bulunmustur. MÖ 7. yüzyilda yasamis bu rahip. Bulunan mektupta Gilgames, adi verilmeyen bir kraldan, arkadasi Enkidu'ya bir muska yaptirmak için akil almayacak çoklukta altin, gümüs ve kiymetli taslar istemis. Bunun tamamiyla bir saka veya alay olarak yazildigi kuskusuz...
DESTANIN YAZILDIGI TABLETLERIN ÖZETI
Tablet I Gilgames'in çok bilgili oldugu, çok gezdigi, Uruk duvarini yaptirdigi, tapinaklari onarttigi, onlari bir tasa yazdirttigi, halka verdigi sikinti, Enkidu'nun kirlarda yaratilisi, bir tapinak fahise-siyle karsilastirilmasi, Gilgames'in gördügü rüyalar anlatiliyor. Tablet II Fahisenin Enkidu'yu insanlastirmasi, uygarlastirmasi, Enkidu'nun sehre getirilip Gilgames ile karsilasmasi, arkadaslik ve sedir ormanlarina gidip oradaki ejderhayi öldürme plani. Tablet III Ejderha öldürme planindan halk, özellikle yaslilar endiseli. Gilgames'in öleceginden korkuluyor, caydirmak için ugrasiliyor. Enkidu'ya onu korumasi öneriliyor. Annesi Tanriça onu korumasi için Günes Tanrisi'na dualar ediyor. Tablet IV Gilgames ve Enkidu yola çikma hazirliklari yapiyorlar, Günes Tanrisi'na kendilerine yardim etmesi
için yakariyorlar. Yola çikiyorlar. Yolda Gilgames rüyalar görüyor. Onlari Enkidu yorumluyor. Yolda bir ara Gilgames, bir ara Enkidu korkuyor, fakat birbirlerine cesaret vererek yollarina devam ediyorlar. Tablet V Sedir ormanlarina geliyorlar. Ormana yaklastiklarinda canavar geldiklerini fark ediyor. Gilgames'i uyutuyor. Fakat yine de Günes Tanrisi'nin da yardimiyla canavari yakaliyorlar. O, öldürmemeleri için yakarsa da aldirmiyor, öldürüyorlar. Ormandan kestikleri agaçlari Firat Nehri üzerinde Uruk'a gönderiyorlar. Tablet VI Uruk'a döndüklerinde Tanriça Istar Gilgames'e evlenme teklif ediyor. O kabul etmeyince gök bogasini Uruk'a saldirtiyor Tanriça. Onu da Enkidu ile birlikte öldürüyorlar, hatta sag kalçasini Tanriçanin yüzüne firlatiyor Enkidu. Bunun için Tanriça ikisini de lanetliyor. Fakat onlar aldirmiyor, sarayda senlikler yapiyorlar. Tablet VII Enkidu rüyasinda kendisinin cezalandirilacagini görüyor. Hastalaniyor. Onu kirlardan getirenlere lanetler yagdiriyor. Fakat Günes Tanrisi onun haksiz oldugunu anlatarak, onu sakinlestiriyor. Enkidu ölüyor. Tablet VIII Bu tablet çok kirik. En az 175 satir okunamiyor. Anlasilan yerlerine göre Gilgames arkadasinin ölümünden dolayi üzüntülerini agit seklinde anlatiyor. Birlikte yaptiklari isleri sayip döküyor. Herkesin, her seyin kendisi gibi yas tutmasini söylüyor. Arkadasi için bir heykel yaptiriyor. Tablet IX Gilgames arkadasinin ölümünden sonra kendisinin de ölecegini düsünerek korkuya kapiliyor ve ölümsüzlügü aramak ve biraz huzur bulmak için yollara düsüyor. Bir dagda akrep görüntüsünde insanlara rastliyor. Onlarin dagin kapisini açmalariyla karamiklar içinde yoluna devam ederek bir mücevher bahçesine geliyor. Tablet X Gilgames yoluna devam ederek deniz kenarina ulasiyor. Orada bulunan içki evini isleten kadinla karsilasiyor. Ona ne aradigini söylüyor. Kadin bundan vazgeçmesini, kimsenin ölümsüzlügü bulamadigini, elinde olan günlerin tadini çikarmasini öneriyor. Gilgames'in israri üzerine onu ilk ve son ölümsüzlügü bulan adamin yanina götürecek kayikçiyi gösteriyor. Kayikçi, kürekler hazirlattiriyor Gilgames'e. Birlikte denizi geçiyorlar, çok tehlikeli yer olan ölülerin götürüldügü sudan da geçerek Tanrilarin cennetine, ölümsüzlügü bulan Utanapistim'in bulundugu yere ulasiyorlar. Gilgames, Utanapistim'e bütün basindan geçenleri anlatiyor ve arkadasi gibi ölmek istemedigini, kendisi gibi ölümsüz olmak istediginden ona geldigini söylüyor. Utanapistim bunun olmayacagini, çünkü ölümsüzlügü Tanrilarin ona verdigini, onlarin bir daha böyle bir sey yapmayacaklarini anlatmaya çalisiyor. Tablet XI (En Iyi Korunmus Tablet) Utanapistim, Gilgames'e ölümsüzlügü nasil buldugunu anlatiyor: Tanrilar, toplantilarinda, bir tufan yapip bütün yarattiklarini ortadan kaldirmaya karar veriyorlar. Bilgelik Tanrisi ona durumu bildirip bir gemi yaparak ailesini ve mümkün olanlari kurtarmasini söylüyor. Utanapistim söylenenleri yapiyor. Tufan basliyor, alti gün yedi gece sürüyor. Yedinci gün gemiden çikarak Tanrilara kurban sunuyor. Tufana karar veren Tanri yaptigi suça karsilik Utanapistim'e ölümsüzlügü veriyor. Gilgames'e ye- di gün uykusuz kalma testi yapiliyor. Onu da basaramiyor. Geri dönerken bos elle gitmemesi için Utanapistim ona su altinda olan gençlik otunu bulursa hiç olmazsa yeniden gençlesebilece-gini söylüyor. Gilgames otu buluyor, fakat onu da yilan yiyor. Tamamiyla hayal kirikligina ugramis olan Gilgames büyük bir üzüntüyle sehrine geri dönüyor. Tablet XII Daha önce belirttigimiz gibi, bu tablette yazilanlar Gilgames destanina ait degil. O "Gilgames, Enkidu ve Yeralti Dünyasi" olarak adlandirilan ayri bir Gilgames öyküsü. Sumerce ve onun Akadcaya çevirisini kapsiyor. Konusu söyle: Gilgames'in tukku ve mukkusu yeraltina düsüyor. Onu nasil çikaracak diye üzülürken, Enkidu gidip onu alacagini söylüyor. Gilgames ona yeraltina giderken, orada onu yakalamasinlar diye temiz elbise giymemesini, sevdigi kadini ve çocugu öpmemesini, sevmediklerini dövmemesini ve bunlara benzer kurallari yapmamasini öneriyor. Fakat Enkidu
yeraltina gidince bu kurallara aldiris etmedigi için orada yakalaniyor ve disari çikamiyor. Gilgames buna çok üzülüyor, Tanrilara onu çikarmalari için basvuruyor. Hiçbiri yardim etmiyor. Yalniz Bilgelik ve Okyanuslarin Tanrisi Ea yeraltina bir delik açtirarak Enkidu'nun hayalinin çikmasini sagliyor. Orada iki arkadas kucaklasiyor. Gilgames ona yeraltinda ne gördügünü soruyor. O da toz ve kurtlar sarmis vücutlari gördügünü söylüyor. Bir oglu olani gördün mü, ne yapiyordu sorusuna, duvara sokulmus çivide agladigini, yedi oglu olanin ise Tanrilar meclisinde oturdugunu anlatiyor. Dünyada kimsesi olmayanlar veya onlara kurban vermeyenlerin ölüleri yerlerde sürünüp artiklari yiyorlarmis. Tablet, baslangici gibi son buluyor.
Sümerce Olarak Yazilmis Gilgames Destanlari 1.  Gilgames ve Agga 2.  Gilgames ve Huvava (Humbaba) 3.  Gilgames ve Gök Bogasi 4.  Gilgames, Enkidu ve Yeralti Dünyasi 5. Gilgames'in Ölümü (ne yazik ki, bu çok kirikli oldugundan anlasilmiyor).

0 yorum:

Yorum Gönder